Beklemek… Tüm benliğinle ve kalbinle beklemek… Tüm zorluklara ve acımasızlıklara rağmen umut ederek beklemek… Hiç hayatınız da ipin ucundaymış gibi hissettiğiniz oldu mu? Benim oldu ve hala oluyor. Çok zor ve her gün daha çok zorlanıyorum. Sürekli düşünüyorsunuz ama bir anlam veremeden düşünceyi sonlandıyorsunuz. Sonra tekrar gözden geçiriyorsunuz ama yine sonuç yok. Çünkü anlamsız ve çaresizce bir bekleyiş içersindesiniz. Daha sonra duvarlarla arkadaş oluyorsunuz. Duvar bile olsa anlar halinden bu zorluğu yıkar, bir an önce bekleyişi sonlandırır, diyorsunuz ama sonuçta bir duvar işte. Buz gibi sopsoğuk ve hiçbir değişiklik yok. Oturduğunuz yerde öylece kalıyorsunuz. Kalbiniz sıkışıyor, gözleriniz nemleniyor. Nefes almanız sıklaşıyor. Dişlerinizi sıkıyorsunuz. Hatta bağıra bağıra ağlamak istiyorsunuz. Sabrımın son anına kadar sınandığı hiç olmamıştı. Hayatın zindan olabileceğine asla inanmazdım. Ama öyle çaresizce kolunuzu ve kanadınızı kı
Madam Buke'nin dünyasına hoşgeldiniz...